23 Nisan 2011 Cumartesi

Fabl-ı Dram



Ders çalışmak için geçtim masanın başına. Masa neden başımda dikilip duruyorsun gibisinden bir veryansın edince küçükken yaptığım gibi halının üzerine uzandım defteri önüme koydum beynime kan gidinceye kadar çalıştım.beynime kan gitti mi gittiyse bunu nasıl anladım diye soranlar varsa annem 40 dakkalık ders çalışma tempomu beğenirse bana beynine kan gidecek kalk biraz gez derdi oradan alışkanlık olmuş; 40. Dakka da kılcal damarlarımdan biri patlar beynime sızıntı başlar psikolojik olarak…

tam bu sırada dışarıdan kedi uğultularını duydum. Çıktım balkona iki kedinin birbirlerine hırladıklarını gördüm. Nedir paylaşamadıkları gibisinden düşünce deryasına dalacakken yanda oturan dişinin adilik dolu bakışları olayı çözmemi kolaylaştırdı. Bu hain dişi iki tane zavallı Anadolu kedisini kavgaya sürüklemiş idi. Biri daha derinden hırlıyordu. Diğeri biraz daha anlaşma zemini ararcasına gel güzel güzel konuşalım hayvanlar koklaşa koklaşa kediler diyip saçmaladığını anladı sustu. Tam bu sırada oradaki hain dişi ben birinizi istiyorum onu da akan kan belirler dedi ve hitler tarzlı bir gazlama ile ortalığı karıştırdı. Anlaşma zemini arayan öyleyse davran ulan dedi ve sol patisi ile bir şamar salladı diğeri gardını aldı ve göğsü ile sert bir darbe ile karşılık verdi.. ben de hemen telefonmu alıp bu anı ölümsüz hale getireyim diye davranayım derken balkonun korkuluğu kırıldı ve balkondan aşağı düştüm.

Nefes alamıyordum hemen yan komşu geldi. Oğlum ne oldu dedi nefes alamadığımı işaret ettim oda burnundan al burnundan dedi. Gerçekten çok zekice olmalı ki nefes alma derdini bıraktım komşunun zeka seviyesini düşünmeye başladım. Neyse 1 ddakkaaya kendime gelmiş bulundum ayağa kalktım ve koşmaya başladım niye koştum diyecek olursanız bizim oralarda iyileşmenin emaresi koşmaktır. Koştum koştum ve kedilerin yanına gittim.. onlara bir kofi Annanlık yapayım da barışsınlar zira benim düşmemle kavgaya ara verip çöp tenekesin oradan beni izlemeye koyulmuşlardı.kendimi tanıttım ve bakın dedim kedi olsanızda vicdanınız var aşkı biliyorsunuz sevdayı biliyorsunuz. Ama unutmayın bu dünya en ali duyguarı bile çıkarı için kullanmaktan çekinmeyen insanlarla dolu dikkat edin. haklısın dedi ve bana cebinden bir kılçık çıkararak verdi kabul et bize gerçekleri gösterdin teşekkür ederiz dedi.diğeri de kıvırcık getirdi arasına koy abi güzel olur dedi. Teşekkür ettim bende ayrıldım yanlarından.

O sırada yanımdan modifiyeli bir doğan geçti. Ne modifiye bea diyecekken bir kedi feryadı işittim. Arkama döndüğümde doğa çöpe çarpmış çöpte kedi cağızların üzerlerine devrilmiş. Kediler oracıkta yığılmış ölmüşlerdi. Doğandan çıkan saçları oksijen sulu ve jöleli genç allahım ben ne yaptım dedi. Gittim yanına olan oldu sana bir şey olamdığı için şükret kediler için sadaka ver inşallah Allah kabul eder dedim. O bana fönlü saçları ile bir Nihat doğan bakışı yaptı ve kediyi düşünen kim be arabanın spoileri düştü abime ne diyeceğim ben dedi. Gözlerim karardı ve elimi cebime soktum tam kılçığı kalbine batıracaktım ki kılçığın arasına sıkıştırılmış ufak bir kağıt gördüm. Kağıt da abi ben çok günah işledim, artık buralarda durmak istemiyorum. Biraz birikmişim var onunla memleketim boludan bi ufak yer parselliyip orada yaşayacağım. Sevdiğim kız arkadaşımın olsun düğünleri için onlara yardım edeceğimi ilet…. Duygulandım. Sonra kıvırcığın içini açtım ve orada da abi kim canın cananın için sever cananın sever bilirsin ama ben cananımı kardeşimin canına veriyorum, gelinlik ve damatlıkta benden ilet ben buralardan gidiyorum…

Hey be dedim ikiside gitti, ne delikanlı kedilermiş. Gideyin durumu kediye söyleyeyim de oda hatasını anlasın dedim ve yürüdüm.o sırada elindeki sapanla mevltü gördüm nabıon dedim abi dedi kemalle idddalaştık kedinin ikimizde gözünden vurabilir miyiz diye. Ee ne oldu dedim dedi vurduk abi valla vurduk istersen göstereyim…. Koştum birde ne göreyim kedi kan revan içinde hışırtılı nefesler içinde; ben sevdanın oturduğu sokağa dikenler döktüm pişmanım bu da recm cezam olsun dedi ve öldü…sonra akrep analan ve leopar Aysel geldiler beni kolumdan tutup buraya diktiler hakim bey benim suçum yok suçsuzum bennnnn..

3 tane kediyi haince öldürme suçundan idamına….
Hayır hayırrrrrr.. rüyadan uyandım desem çok klişe olur değil mi. Uyanmadım gerçekten uyanmadım.. çünkü uyumuyordum gerçekti bunlar. Peki ne oldu diyeceksiniz ; beni asacakları ip koptu.onlarda bu ilahi işaret en iyisi müebbet dediler. Şu anda kandıra f tipi cezaevinde cezamı çekmekteyim. 3 kedim bir muhhbet kuşum var…hepsini çok seviyorum…

1 yorum:

gokhanurse dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.